Bebeklik, ergenlik, yetişkinlik gibi gelişim evrelerinden biri olan yaşlılık dönemi, bireylerin psikolojik, biyolojik ve sosyal anlamda tüm yönlerini kapsayan bir dönemdir. Bu süreçte yaşlı bireylerde hareket kısıtlılığı, hastalık risklerinin artması ve kapasitelerinde yetersizlik gibi durumlar yaşanmakta sonucunda ise pasif, mutsuz ve sağlık sorunları olan yaşlılar ortaya çıkmaktadır.
Aktif ve sağlıklı yaşlanma kavramı da bu noktada devreye girmektedir. Bilim ve teknolojinin ilerlemesi ve bunun tıp alanına olumlu katkıları olması, yaşam refahının yükselmesi, kadının iş hayatına girmesiyle doğumların azalması gibi pek çok sebep toplumlardaki yaşlı nüfus oranının artmasını sağlamıştır. Yaşlı nüfus oranı artıp toplumlar yaşlandıkça aktif ve sağlıklı yaşlanma kavramından sıkça bahsedilmeye başlanmıştır. Bu bahislerdeki anahtar kelimeler ise bağımsızlık ve topluma katılımdır. Yaşlanan bireyin nasıl bağımsız kalacağı, günlük hayatını nasıl idame ettireceği, uzayan ömründe yaşam kalitesini nasıl koruyacağı ve nasıl aktif olacağı soruları gündeme gelmiştir.
Sağlıklı yaşlılık dönemi için en önemli etmenlerden biri geçiş sürecidir. Genellikle geçiş dönemini tetikleyen bir olay meydana gelir ve birey yeni çözümlere ihtiyaç duymaya başladığını, eskisinin artık işe yaramadığını fark eder. Yeniye alışabilme, reddetmeme aksine anlamaya ve uyum sağlamaya çalışma her anlamda sağlıklı bir yaşlılık süreci geçirileceğinin habercisidir. Aktiflikten kasıt ise sadece fiziksel aktivite değildir, bilişsel anlamda yeniliğe ve gelişime açık olma da aktif yaşlanmayı sağlar.
Aktif ve Sağlıklı Bir Yaşamı Etkileyen Faktörler
- Bireysel faktörler
- Biyolojik Süreç: Biyolojik bir süreç olan yaşlanma içerisinde genetik faktörler de bulunmaktadır ve bu genetik etmenlerin sağlıklı yaşlanmayı etkilediği bilinmektedir.
- Kişilik ve davranışsal etmenler: Aktif ve sağlıklı yaşlanmada en önemli belirleyicilerden biri de bireyin davranışsal tutumlarıdır. Düzenli egzersiz yapması, sigara ve alkol kullanımı, sağlıklı beslenmesi, düzenli doktor kontrolüne gitmesi ve böylece olası hastalıklara karşı erken teşhis imkânını elde etmesi onun hem aktif hem de sağlıklı bir ömür sürmesini sağlamaktadır.
- Çevresel Faktörler
- Fiziksel Çevre: Yaşlı bireyin yaşadığı çevre de onun yaşam kalitesi için önem arz etmektedir. Uygun konut koşullarında yaşaması, ısınması, temiz giyinmesi, bakımlı olması, sağlıklı ve dengeli beslenmesi, yaşadığı ortamın yaşlı dostu olması, egzersiz alanlarının bulunması, sosyal aktivite imkânlarının varlığı yaşlı bireyin aktif ve kaliteli bir süreç geçirmesini sağlayacaktır.
- Sosyal Çevre: Yaşlının sosyal çevresinden her anlamda destek görmesi, mahremiyetine saygı duyulması, herhangi bir istismara maruz kalmaması onun topluma ve hayata daha aktif olarak katılmasını sağlar.
- Sağlık Faktörleri : Yaş aldıkça fizyolojik gerilemeler, sağlıkta bozulmalar görülebilmektedir. Yaşanılan rahatsızlıklar kişiden kişiye farklılık gösterse de birçok yaşlıda bazı kronik hastalıkların yaygın olarak baş gösterdiği bilinir. Birey ister aile evinde isterse de yaşam merkezinde olsun ilaç takibine ve hastalıkların gerektirdiği perhizlere dikkat edilmesi gerekir. Ayrıca devletin sağlık güvenceleri ve bakım hizmetleri de tüm yaşlı bireyleri kapsayacak ölçüde olmalıdır.
- Ekonomik Belirleyiciler : Ekonomi, yaşlı bireyin hayatını idame ettirebilmesi ve aktif ve sağlıklı yaşlılık süreci geçirebilmesi için en gerekli faktörlerden biridir. Sosyal güvencesi ve emekli maaşı olmayan yaşlıların pek çok mağduriyet yaşadığı bilinmektedir.
Hayat Yaşam Merkezi, tüm misafirlerinin aktif ve sağlıklı yaşlılık dönemi yaşaması için tüm gerekli koşulları oluşturmuştur. Güler yüzlü personeli ve uzmanlardan oluşan sağlık ekibi ile sizlere kaliteli hizmet sağlamayı amaçlamaktadır.